SAIN / SAĞIN
Original-Latin : ZAĞN
Transcript : ZAĞIN / ZAĞN
Sayfa 72v de ZAĞIN sözcüğü yazılmıştır. Bu sözcük 11 kelimeden oluşan bir tümce içerisinde okunmuştur. Bu tümcenin tamamı hakkında notlarımızı bu sayfamızda cümle okumaları bölümünde görebilirsiniz. Yazar bu sözcüğü SAĞIN ve ZAĞIN şeklinde yazıyor. Yazarın ağzında bunlar iki farklı anlam içeriğindeki sözcüklerdir. Yazar muhtemelen kendi zamanının farklı lehçelerinde aynı sözcüğün farklı ses değerleri ile ve farklı anlam içeriği ile iki ayrı sözcüğe evrilmiş olan biçimini kullanmaktadır. Burada yazarın ZAĞN olarak yazdığı sözcükten bir önceki sözcük ise ÖYCÖ olarak yazılmış olan ÖLÇÜ sözcüğüdür. ZAĞN olarak yazılan sözcüğün ATA abc türeşkoşumuna göre ZAM/ZEM okunuşu da yapılabiliyor. Yazar bu sözcükleri birleşik yazsaydı bunları ÖYCÖZEM (ölçsem) şeklinde de okumak mümkün olurdu. Ancak yazar bunları ayrı yazmıştır. Bununla birlikte bu yazma boyunca pek çok sayfada yazarın bazı kelime eklerini bilinçli olarak ana sözcükten ayırdığı da gözlemlenmiştir. Yazarın bunu yapmakta amacı sözcük oyunları yaratarak farklı okuyucuların aynı cümleyi okuduğu halde farklı anlamları o cümleye yüklüyor olmasını istemiş olmasıdır. Yazma boyunca neredeyse her sayfada çoklu sayıda bunun kanıtları görülmüştür. Dolayısı ile bu sözcükleri birlikte değerlendirmek bu yazmanın özelinde mümkündür.
SAĞIN sözcüğü anlam içeriklerinden bazıları şunlardır; Bir şeyi tam olarak yapmak, bir ölçüye göre yapmak, tıpatıp, tamtamına, tıpatıp ölçülebilen, sözün anlatmak istenene tam karşılık olması, tam uygun düşmesi niteliği (sağın anlatım), ölçünün ölçülene çok az da olsa bir ayrım bırakmaksızın, tıpatıp uyması niteliği (sağın ölçü) -gibi- anlamlarıdır.
Burada ÖLÇÜ SAĞIN sözleri bugün ‘sağın ölçü’ dediğimiz yani “net bir şekilde sonucu veren, ölçünün ölçülene çok az da olsa bir ayrım bırakmaksızın, tıpatıp uyması niteliğini anlatan“ bir sözcük olarak görüyoruz. Bütün bunları değerlendirdiğimizde ve tümceyi bütün olarak incelediğimizde yazarın daha büyük olasılıkla, ZAĞIN (sağın) sözcüğünü ‘sağın-anlatım’ manasında yani ‘net-olarak’ anlamında kullandığını görüyoruz. Yazarın SAĞIN sözcüğünü bazen SAĞIN bazen de ZAĞIN olarak yazdığını görüyoruz. Biz bugün bu sözcüğü SAĞIN olarak yazıyor ve seslendiriyor olsak da yazarın lehçesinde veya ağzında bu sözcükler farklı anlamları ile ayrışmış (ZAĞN/ZAĞIN ve SAĞN/SAĞIN) olarak görülmektedir. Yazar SAĞIN yazdığında daha çok ‘yararlanmak’, ‘fayda’, ‘sağmak’, ‘fayda-almak’ anlamında bu SAĞIN sözünü kullanırken ZAĞIN/ZAĞN sözcüğünü de ‘sağın-ölçü’, ‘sağın-anlatım’ karşılığı kullanmaktadır. Mesela yazar YARARSAĞIN sözcüğünü yazdığı sayfada bu sözcüğü ‘YARAR-sağlanabilir’ / ‘tarımı-yapılabilir’ veya ‘bir-fayda-sağlamanın mümkün olduğu’ anlamında kullanmıştır. Yani biz bugün yazarın hem SAĞIN olarak yazdığı sözcüğü hem de ZAĞIN olarak yazdığı sözcüğü sözlüklerde birbiri ile karışık anlam içeriğinde görsek te bu sözcüklerin yazarın ağzında farklı sözcükler olarak farklı anlam içerikleri ile yaşadığını net şekilde söyleye biliyoruz.
Tabiyi ki yazar kodlama yapmak amacı ile yarattığı bu alfabeyi kullanarak neredeyse her satırda kelime oyunları yaparak sözcüklere, onların farklı okunuşları üzerinden sonuç cümlelerin farklı ifade ve anlatım zenginliği açısından zenginleşmesini sağlamıştır. Muhtemelen yazarın yaşadığı dönemde ve onun çevresinde bu yazılarını sunduğu ve muhtemelen özel kimseler olan okuyucular için onun kendi zekâsını gösterirken aynı zamanda tek cümle ile birbirinden farklı bilgileri de onlara aktarmış olması söz konusu olmuştur. Muhtemelen bu yazma yazım şekli ve kullanılan edebi ve teknik açısından türünün tek örneği olmaya adaydır. Biz burada sözcüklerin farklı okunuşlarının da sözlük linklerini göstereceğiz. Yazar bunlardan bir veya bir kaçını algılatacak şekilde bilinçli olarak bu yazım şeklini seçmiştir diye düşünüyoruz. Bu sebeple burada tek bir cümle olarak transkripsiyonunu yaptığımız bu cümlenin sözcüklerin farklı anlamları ile farklı tercüme edilebilecek cümleler de verdiği yaptığımız çok sayıda cümle okumasına dayalı bir gerçektir.
Links