SEPER-Ü / SEFER-Ü / SAPAR-U / SAFAR-U

SEPER-Ü / SEFER-Ü / SAPAR-U / SAFAR-U

Original-Latin : SEPERÜ / SEFERÜ / SAPARU / SAFARU
Transcript :
Page 67r. SEPERÜ / SEFERÜ Eleventh month: “November” : The original text in Latin: SEPERÜ / SEFERÜ / SAPARU / SAFARU The last letter “-Ü / -U” is an object specifier suffix (Turkish Direct Object Suffix (accusative) -u, -ü, -ı, -i "the") (Guise). In old Turkish the word “SEPERÜ” translates as “The SPRINKLE” as in “RAINY/The Reiny”. (In this case the object is (indicates) the rainy time period itself. (Such as: The rainy period)). Root Word “SEP”: Serp, Serpmek, Serper, Sepeler, Sepelemek, *Serpikleme “to sprink”, “spreading”, “strewing”, “perfusion”, “splash”, “Sprinkling”. (Clauson, Gülersoy, Akalın, Eyüboğlu) The “-ER/-AR”: The suffixes “-AR" and "-ER” (-ar -er -ır -ir -ur -ür -r) in Turkish are simple present tense positive participle formations. (The Simple Present Tense is used for habitual situations. The Wide tense participle is an adjective. It precedes the noun which it describes. (Guise)) Turkish simple tense regular single syllable verb formation for verbs of one syllable which end in a consonant the positive tense sign is -ar or -er. There are some exceptions to this general rule. This tense is the only one which shows some irregularity in its formation. There are few verbs which take -ar or -er as their causative sign. [Guise, <http://www.turkishexplained.com/aoristparticiples.htm> & <http://www.turkishexplained.com/aoristpos.htm> & <http://www.turkishexplained.com/causative.htm>] / [-ar/-er/-ır/-ir/-ur/-ür properly an Aorist (past tense) Participial Suffix; forms a few Nouns and Noun/Adjectives. In addition to that, -r- (after vowels)/-ar-/-er- (the ordinary form after consonants)/-ır-/-ir- (very rare, after Dissyllable Nouns in which the second vowel, -ı-/-i-, is elided, fairly common. The (Denominal Noun) -ar/-er (also -rer in ikkirer)/-şar/-şer (after vowels) forms Distributives after Numerals, e.g. birer ‘one each’, and Adjectives of quantity, e.g. azar ‘a few each’; very rare; also a Deverbal and Conjugational Suffix. [Clauson,<http://s155239215.onlinehome.us/turkic/40_Language/ClausonEDT/Clauson_EDT_Suffixes.htm>] - In addition to this, the suffixes '-ar', '-er', '-r', which make verbs from nouns in Turkish language, are also seen. Examples of this can be seen in Türkmen-Turkish and Azerbaijani-Turkish. (For example, we can produce the verb 'suv-ar (suvar)' (watering) by adding it to the word 'suv (su (water))'. Word SAFAR: SEFER (Safar). Word “SEFER”: “Expedition, voyage, navigation, journey, headway”, “going for pilgrimage to Mecca”, “the month of pilgrimage”. The month when most of the Muslim-Turks prefer to go to Hajj [the month when the weather in Mecca is not very hot (the rainy month (November)), (Eleventh month of the calendar.)]. (Clauson, Gülersoy, Orucov, Akalın). Word “SAPAR”: Ayrıntı, fark, yer değiştirme hali “deviate”, “displacement”, “to rotate”, “to stray”, “moving from one place to another” [<http://www.sozce.com/nedir/271947-sapar>], [<http://www.sozce.com/nedir/272118-sapmak>], In this case, SAPARU mean “The deviating (period)”, “The displacement (period)". [<http://www.sozce.com/nedir/268762-safar>], [<http://www.sozce.com/nedir/275269-sefer>] SEFERÜ/SAFARU means (sefere (hac ziyaretine) çıkma dönemi) "The period of expedition (pilgrimage visit)" (It was not preferred to go to the southern pilgrimage regions, which are warmer (hot) in the summer months. Moreover, the summer months people were busy with agriculture and animal husbandry. Instead, it was more appropriate to visit the pilgrimage to the south during November when the rains were abundant and before the weather cools down. There is more than one way of reading the word with this alphabet (the author creates), but each one has a meaning that integrates with the subject.) Note: The word 'Sep-' is written and spoken as 'serp-' in some dialects. You may not find these words in Turkish dictionaries or you may not be able to see them completely. Because these words are written in dictionaries with the word-suffix '-mek' / '- mak'.(Such as SERPMEK, SEPELEMEK) “-mek/-mak”: these are suffixes of Turkish infinitive. They turn the root word into a verb as well as also a concrete noun. Furthermore, the “k” drops when (me[k]/ma[k]) another suffix is added beside it (Clauson, Eyuboğlu, Guise) 'Safer-ayı' is the name of 'the second-month of the old Moon calendar'. There are those who call it 'sefer-ay/seref-ayı'. However, in this 12-month Turkish farmer calendar, this word (sefer/safer) corresponds to the 11th month of a year, (namely NOVEMBER). In other words, even if the same names are used, it is used as the name of different months in different calendars. In the lunar calendar, it is possible to divide 1 year into 12 (lunar) months, which is 354 or 355 days a lunar-year. This calendar accepts the first year of the Prophet Muhammad's migration from Mecca to Medina as the first year of the lunar calendar. It is a calendar system based on the cycle of the Moon around the Earth. It means the one-year period is projected with missing 11 days. For this reason, it is not possible to fix or define the months such as 'rain time' or 'working time in the field', and that means the same such events will always occur in different season, but not in the same time period with lunar calendar. In this sense, the months are constantly shifting and a deviation occurs cyclically. On the contrary, months and days in the Turkish farmer calendar are not in a situation where there is a shift according to the season. Therefore in the Turkish farmers calendar, farmers divide the year approximately into 12 equal shares based on natural events and according to the cycle of the sun. Definitions such as rain months or months to work in the field have been made and there is no shift during these periods. For this reason, it can be said that the Turkish-farmers calendar is not a month calendar. Turks use a calendar that divides one year into 12 equal parts, apart from the lunar calendar. Turks accepted the name SEPERU (meaning the rainy / sprinkling period) as for the name of '11th month' used in this calendar. The Turks preferred the month when the rains started to make a pilgrimage to the south. However, it can be said that the Arabs probably preferred in 'the second-month of the old Moon calendar (safer)' to attack Turks, and/or the other peoples in Asia in the history. Therefore, the safer-month of the Arabs and Turks expedition-month are not the same period in culturally. The safer-month of the Arabs was mostly accepted as a sinister period by the 'Safer-ayı' eski Ay takviminin de ikinci-ayının adıdır. Buna 'sefer-ayı' diyenler de vardır. Ancak 12 aylık Türk çiftçi takviminde bunun 11. aya yani KASIM ayına karşılık geldiği görülüyor. Ay takvimini Arap etkisi ile kullananlar olduğu gibi Arap kültüründen uzak olmak isteyen Türkler çoğunlukla, alfabe, dil ve yaşam-tarzı da dahil olmakla kullandıkları takvim ile de Arap anlayışından uzak farklı bir kabul içindeydiler. Ay takviminde yaklaşık olarak 1 yılı 354 ya da 355 gün olan ve 12 (kameri) aylara bölmek söz konusudur. Bu takvim Peygamber Hazzeti Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicretinin başlangıç yılını 1. yıl kabul eder. Ay'ın Dünya çevresinde dolanımını esas alan bir takvim sistemidir. Bir yıllık güneş-döngüsüne kıyasla yaklaşık 11 gün eksik olarak öngörülmüş olması söz konusudur. Bu sebeple ayların mesela yağmur zamanı veya tarlada çalışma zamanı gibi hep aynı zamanda aynı olayların yaşanacağı şekilde sabitlenmesi veya tanımlanması söz konusu değildir. Bu anlamda sürekli olarak aylar kaymaktadır ve bir sapma döngüsel olarak gerçekleşmektedir. Türk takviminde ise çiftçilerin doğa olaylarını esas alması ve güneş döngüsünü gözlemleyerek yılı yaklaşık 12 eşit hisseye bölmesi söz konusudur. Yağmur ayları veya tarlada çalışılacak aylar gibi tanımlamalar yapılmıştır ve bu dönemlerde yıllar ve mevsimler içerisinde bir kayma olmamaktadır. Bu sebeple Türk takviminin bir ay takvimi olmadığı söylenebilir. Araplaşmış Türkler dini sebepler ile Arap kültürü ve yaşam şeklini takvimi ile birlikte benimsemiş ve bunu da dinin gereği sanmışlardır. Ancak dinde ay takviminin kullanılması veya Arap kültürüne uygun yaşanması gerektiği ile ilgili bir emir yoktur. Bu da, din ile ilgisi olmayan uygulamaları günlük yaşamına katmayan ve günlük işlerinden ayıran aydın/bilinçli Türklerin ay takvimi dışında, 1 yılı yaklaşık 12 eşit parçaya bölen bir takvim kullandığını ve bunu da iklim ve yaşam-çalışma döngüsü içinde adlandırdığını göstermektedir. Araplaşmamış-Türklerin SEPERÜ (yağmurlu/sepeleyen dönem anlamında)' adını Kasım karşılığı ad olarak bu takvimde kullandığı görülmektedir. Türkler çoğunlukla daha güneye (en sıcak mevsimlerde) hac seferi yapmamak adına, yağmurların başladığı ayı/ayları tercih ediyordu. Fakat muhtemelen Araplar Türklere veya Asya'daki halklara saldırmak için tarih boyu daha çok kendilerinde en sıcak zamanlar olarak kabul edilen fakat kuzeye çıktıkça sıcakların azaldığı ayları tercih etmekteydiler diye düşünülebilinir. Bu 12 aylık takvimde 'SEPERÜ' adı 'yağmurlu/sepelemesi-bol dönem' anlamında kullanılmıştır. Ve yılın hep aynı dönemine denk geldiği buna göre söylenebilir. Ay takvimindeki gibi aynı adla anılan ayların farklı mevsimlere denk gelecek şekilde yıllar içinde kayar bir döngü içinde olması bu çiftçi takviminde görülmez. (Yaz aylarında daha sıcak olan güneydeki hac bölgelerine gitmek tercih edilmiyordu. Üstelik yaz ayları tarım ve hayvancılık ile meşguliyet söz konusuydu. Bunun yerine Yılın KASIM ayında yağmurların bol olduğu dönemde ve havalar tam soğumadan önce güneye hac ziyareti yapmak daha uygun görülmüştü. Görebileceğiniz gibi yazarın yarattığı alfabe ile bir sözcüğe birden fazla okuma şekli söz konusudur. Fakat her birisinin konu ile bütünleşen bir anlamı vardır.) Sonuç olarak sayfa 67r'de çizilmiş 12 bölmeli takvimin 10. aya (Kasım ayına) denk gelen yere yazılmış olan ve 'SEFERÜ' ve 'SEPERÜ' şeklinde okunan adın 'Sefer (hac seferi) dönem' ve 'sepeleyen (yağmurlu) dönem' anlamında kullanıldığını söylenebilmektedir.
Links
https://brbl-zoom.library.yale.edu/viewer/1006194
https://sozce.com/nedir/276782-sep
https://sozce.com/nedir/277601-serpmek
https://sozce.com/nedir/277605-serptirme
https://sozce.com/nedir/277588-serpistirmek
https://sozce.com/nedir/277593-serpme
https://sozce.com/nedir/276793-sepeleme
https://sozce.com/nedir/276795-sepelemek
https://sozce.com/nedir/268762-safar
https://sozce.com/nedir/275269-sefer
https://sozce.com/nedir/271947-sapar
https://sozce.com/nedir/272118-sapmak
https://sozce.com/nedir/276877-sepmek
Sources
Page Row Number Word Sequence/Column Number
67r 0 0