BU/O + YAZ + AĞIR
Original-Latin : UYOSAĞR (U + YOS + AĞR )
Transcript : U+YOS+AĞR
Bu sözcük 'HAZİRAN' sözcüğünün eş anlamlısıdır. “UYOSAĞR” kelimesinin baştaki “U-” sesi için iki olasılıktan bahsedilebilinir. Bunlardan birisi bugün kullandığımız ‘bu’ sözcüğünün yazarın ağzında (yaklaşık 600 sene önce ‘u’ seslendiriliyor olması ve diğeri de bugün “O-” olarak seslendirilmektedir ve kelime bir zamir ve/veya yazarın ağzında yine bir işaret sıfatı olarak kullanılmış olması olasılığıdır. Bu durumda bu sözcük “U (bu) +YOS + AĞR” veya “U (o) + YOS + AĞR” sözcüklerinin birleşerek oluşturduğu bir bileşik sözcüktür denilebilir. Bu sözcükleri farklı yönleri ve ses-değeri benzerleri ile mukayese ederek inceleyebiliriz.
“YOSAĞR” kelimesi ise ses değeri yakınlığı sebebi ile bugün “YAZAĞIR” olarak seslendirilebilir. (Bu tarz çıkarımlarımız yazarın konuştuğu lehçe veya ağız hakkında daha çok bilgi edinildikce tekrar gözden geçirilecektir.)
Kelime kökü ‘yaz’dır.
Burada zamanla “O” sesinin “A” sesine ve “S” sesinin “Z” sesine dönüştüğünü düşünüyoruz.
Sondaki “+AĞIR” sesi burada kelime eki olarak yaz döneminin geldiğini ifade eden bir “zaman-olgu”, “süreç-olgu” ve/veya bazı durumlarda yakın gelecek zaman ifade etmektedir. Burada yaz döneminin başlamakta olduğunu ve/veya çok yakında başlayacak olduğunu anlatır. İki kelimelik “Gün ağarıyor,” cümlesinde olduğu gibi bir sürecin başladığını anlatan anlamı ile kullanılmıştır diye düşünmekteyiz. 'Ağar' sözcüğü 'ağarma', 'olgunlaşmaya başlama' anlamında kullanılmıştır. Bugün bu sözcüğü 'ekinlerin-olgunlaşmaya başlaması' veya 'saçların-beyazlamaya-başlaması' anlamında kullanıyor olsak da bu sözcük geçmişte 'bir-dönemin-başlaması' ve/veya 'başlangıç-evre' (dönem/zaman ve/veya süreç ifadesi) anlamında kullanılmış olmalıdır.
“YAZAMAK” (yazın gelmesi) kelimesi “yazlamak”, “yazı bulmak” / “yaz bulmak”, “yazın gelip çatması” (zaman olarak “yazı bulmak” veya “yazın görünmesi” anlamında) kullanılan kelimedir.
O-YAZAĞIR kelimesi ise, “o-yazın-göründüğü/o yaz-ağarması”, “o-yaz-başlangıcı/o-yaz-başı”, yani “yazın veya yaz şartlarının kendisini göstermeye başladığı ay” anlamında olabilir.
Bu el yazmasında bu kelime, bugün HAZİRAN (benim AZIR-AN (büyüme/gelişme dönemi)) olarak okuduğum aya karşılık söylenmiştir.
Kelimenin İngilizcesi JUNE Ön Türk dilinde ÇOĞAN sözcüğümüzdür. Bu kelimenin JUNE seslendirilene kadar geçen zamanda farklı ağızlarda olası evrilişi ÇOĞ-AN > CO-AN > JUNE (çoğalma dönemi) şeklinde olmuştur ve Farsçaya geçen CAN (hayat, yaşam, yaşam anı) kelimesi de aynı Ön Türk sözünün farklı coğrafyada farklı ses değeri ile evrilmiş haline yakın anlamın yüklenmesi neticesi oluşmuş olmalıdır.
Dil-bilimcilerin yaygın görüşüne göre, "Haziran" sözcüğünün kökeni belirsizdir. Bu kelime Arapçada "Rumi takvimin dördüncü ayı" sözcüğünden alıntıdır ve Arapçadır, diye düşünenler vardır.
Ancak bu tanım, bu kelime ile Arapça mantığı dahilinde ve Rumi takvim tanımı içerisinde buluşmaz veya açıklanamaz. Doğrusu kelimenin Ön Türk dilindeki AZIR-AN veya AZAR-AN söylenişinin Araplar tarafından alıntılanarak "Rumi takvimin dördüncü ayı" için kullanılmış olduğudur.
Kelime Türk dilinde, AZAR AN şeklinde ayrı iki kelime veya AZARAN şeklinde bileşik bir kelime olarak kullanılmasından asıllı olmayarak "doğanın, canlıların, bitki örtüsünün gelişkin olduğu ve yayıldığı, arttığı" anlamındadır.
Links
Sources
Page |
Row Number |
Word Sequence/Column Number |
67r |
0 |
0 |