SOP/SEP YERİ / SAP ERİ / SAPERİ / SEP ERİ (?) / ŞABIRI/SABIRI (?)

SOP/SEP YERİ / SAP ERİ / SAPERİ / SEP ERİ (?) / ŞABIRI/SABIRI (?)

Original-Latin : SOPERÜ / SÖPERÜ / SOPARU
Transcript :
Burada ilk anda SOPERÜ sözcüğü kulağa SAP+YERÜ (sap yeri) biçiminde gelmekte. Muhtemelen yazarın ağzında bu sözcük seslenirken -YERÜ (yeri) yerine Y sesini düşürerek -ERÜ yazıyor olmalı. BUndan bir sonraki sözcük OSOR biçiminde yazılmış. Bu sözcük de muhtemelen AŞAR (uzar/çıkar/uç-verir veya kaynar/aşılanır/birleşir/eklenir anlamında olmalıdır. Fakat bu sözcüğün günümüzde ses değeri evrilmiş karşılığı için ses değeri bu sözcüğe yakın olan başka adaylar da mevcuttur. Elbette farklı tümceler içerisinde bu sözcüğü görsek daha net çıkarım yapabiliriz. Diğer olasılıklara değinecek olursak şunlardan bahsedebiliriz; SÖPERÜ/ŞOPERÜ okunan sözcüğün günümüzde yaşayan ses değeri yakınlarından birisi ŞABIR-U/ŞABIR-I sözcüğüdür. SÖPERÜ sözcüğü ise SEPER-İ (sepmek / sep- kökünden yayılmak, etrafa dağılmak anlamında SEPERİ yani “serpilmesi / serpmesi / dağılması” anlamında olmalıdır. Fakat biz daha önce okunmuş tümcelerden biliyoruz ki yazar “erkeği/kocası/askeri” anlamındaki ER-İ sözcüğünü ERÜ biçiminde yazıyor. SOP+ sözcüğü de “sap/sopa” anlamında kullanılıyor. Bu durumda bitkinin adı “sap-eri” anlamında da olabilir. Açıkçası bu anlamda olan ve halen kullanılan veya geçmişte kullanılmış olan bir bitki adı olup olmadığını bilemiyoruz. Burada ses değeri yakınlığı içerisinde bulunan bir bitki adı aramak gerekmektedir. Çünkü bu sözcük bir tümce içerisinde değil fakat bir bitkinin yanına yazılmış. Durum böyle olduğu için sözcüğün ŞOBERÜ/ŞOPARU okunuşunun ses değeri yakınlarına bakmalıyız. Aradan geçen 600 yıl içerisinde yazarın ağzındaki O sesinin çoğunlukla A sesine ve U/Ü sesinin çoğunlukla I/İ sesine dönüştüğünü ve pek çok sözcükte de P ve B ses dönüşümü gördüğümüz için bunları dikkate alırsak bu sözcüğü “ŞABIR-I/SABIR-I” biçiminde günümüz dilinde bulma ihtimalimiz olup olmayacağına bakmamız gerektiğini düşündük. Türkiye Türkçesi ağızları sözlükleri dahil olmakla hızlı bir tarama yaptığımızda halen kullanılan ŞABIR ve SABIR sözcüklerini görüyoruz. ŞABIR- “bir bataklık bitkisi” anlamındadır. Ayrıca Latincesi “aloe vera” olan Zambakgiller ailesinden ve yapraklarından ishal yapıcı maddeler elde edilen bir bitki türü olduğu yazılan SARI SABIR adında bir bitki de mevcuttur. Bu sözcüğün tümce içerisinde görülmesi halinde yapılacak çalışma ile sözcüğün günümüzdeki karşılığı daha net biçimde ifade edilebilecektir. Burada sözcüğün farklı okunuşlarının ses değeri yakını olan muhtelif bitki adları bulunduğunu gösterdik. Yazarın muhtelif bitkileri birbirine aşılayarak bazı çalışmalar/uygulamalar yaptığını da biliyoruz. Yazar burada yeni ve aşılı/birbiri ile birleştirilmiş bitkiler yaparak bunlara kendisi yeni ad mı verdi bilemeyiz fakat sayfada çizimi yapılan bitkinin burada adı geçen bitkilerin muhtelif türleri ile bir miktar benzerliği varsa bunu en iyi bitki bilimciler bilebilir. Bir miktar benzerlik dememizin sebebi yazarın bir gezgin olarak bitkilerin çizimini bakarak değil hafızasından yapıyor olma olasılığıdır ve aynı zamanda da gerçekçi çizim yapabilme kabiliyeti zayıf birisi olma ihtimalidir. Bu sebeple burada açıkladığımız bitki adlarından herhangi birisi ve çizimin kısmen örtüşüyor olması da bir eşleşme olarak görülebilir. Bakınız: https://sozce.com/nedir/293802-sabir https://sozce.com/nedir/276782-sep https://sozce.com/nedir/272532-sari-sabir https://sozce.com/nedir/272901-sarisabir Not: Yazarın kendi çalışma alanında yeni sözcükler türettiğine dair pek çok işaretten birisi de bu sözcüktür. Burada SÖP- sözcüğünün günümüzde SEP- (sepelemek, serpmek-yaymak sözcükleri kökteşi öyle ki bazı dil bilimciler SEPMEK ve SERPMEK sözcüklerinin ortak kökten ses değeri değiştirmiş biçimler olarak görmezler fakat görmeleri gerek) biçimindeki ses değeri ile seslendirilen sözcük olduğunu düşünüyorsanız bu durumda Söp+Erü sözcüğü “sepme /sepeleme / serpme işi gerçekleştiren er kişi” ya da bir bitki için bu sözcüğü türettiyseniz bu durumda anlamı “sepme (dölleme/tozlaşma) işini yapan erkek organ”, “türemeyi/üremeyi gerçekleştiren unsur veya erkek yapı” biçiminde anlamlandırmak mümkündür. Ben sözlü ve yazılı diller konusunda çalışan araştırmacı olarak başka dillere geçen sperm / siperm sözcüğünün ve yazarın türettiği bu söp/sop+erü sözcüğünün sepmek/serpmek sözcüklerinin ortak kökünden türetilmiş sözcükler olduğunu düşünüyorum. Dil bilimcilerin Hint Avrupa dilleri dedikleri ve benim çoğunlukla toplama diller dediğim dillerde sperm sözcüğünün kökü yoktur. Bu sözcük bu dillere damdan düşmüş gibi girmiştir/alıntılanmıştır. Batılı dil bilimciler kendi sözcüklerine kök bulamadıkları için hayali (sözde olası) bir geçmiş ortak Hint Avrupa Kök dili olduğunu varsayarak bu gün köklerini kendi dillerinde gördükleri sözcüklerinin neredeyse tamamına yakınını PIE biçiminde kısalttıkları bu kök dile bağlamaktalar. Bunlara göre PIE dilde *sper- sözcüğü olmuş olmalı. Yani bir kanıt yok fakat bir varsayım kök algısı yaratacak biçimde sunuluyor. Aynı şekilde Latin sparsus (to scatter, spread), sözde Proto-Italik dilde bulunduğu sanılan fakat hiçbir kanıtı olmayan *sparg- sözcüğüne bağlanmaktadır. Güya bu sözcük de PIE denilen varsayımsal kök dilde *sp(e)rg- bicindeymiş. Bildiğim kadarı ile Avrupa dillerinin dil bilimcileri 13. veya 14. Yüzyıla ait yazılı kaynaklardan bahsediyorlar fakat sepmek, seper sözcüklerinin muhtelif kökteşlerinin 1000 yılından önce Uygur Türkçesi el yazması metinlerde geçtiği materyal kanıtları ortada olan bir gerçektir. (Bu sözcüğün kökleri aslında çok daha eskilere dayanmaktadır ve bu konuda ayrıca bir makale yazdım. Son kontroller sonrası kendi sayfamızda bunu da yayınlayacağım.) Dil bilimi farklı coğrafyalarda konuşulan farklı dillerin sözcükleri arasında bir bağlantı olup olmadığına baktığında, kıyaslanan sözcüklerin ses değeri ve anlam yakınlıkları olup olmadığının aranması esas olan ve bilimsel bulunan kabul görmüş metottur. Buna karşın yazılı örnekleri daha eski olmasına karşın Türk dilinin sözcükleri toplama dillerin sözcükleri ile ses değeri ve anlam yakınlığı kurduğunda nedense ise bunlara sözlüklerde ihtimal olarak dahi atıfta bulunulmaz. Bu sebeple toplama dillerin dil bilimi tıkandığı yerde PIE hayali kök dil kurtarıcıları oluyor fakat aslında bilim adına yaptıkları bu uygulamalar bilimsel yolu saptırmaktan başka bir şey değildir. NOT: ER sözcüğünün aynı zamanda YER, YERYÜZÜ ve TOPRAK anlamında kullanımı da vardır. SOP+ERÜ sözcüğünü bu açıdan da değerlendirirsek SEP YERİ veya SOP (sopa) yeri biçiminde de çevirmek mümkündür. Bu sözcüğün yanında yapılan bitki çiziminde yaprak benzeri yapının kökcük veya dala benzer bölüme birleştiği yer yazar tarafından ayrıca bir leke bırakılarak gösterilmiş veya işaret edilmiş gibi görünmekte. İşte bu işaretlenen nokta SOP (sopa) yeri veya SEP YERİ yani kökün sepelemeye başladığı nokta anlamında da işaretlenmiş olabilir. Aslında bu sözcük hem SEP- hem SAP- okunuyor demiyoruz fakat SOP- (sopa) okunuyor ve sepelemek serpmek anlamındaki SEP- sözcüğü de buna ses değeri olarak yakın görülmüştür. Bitkinin yapraksı bölümünün köke veya dala birleştiği bu noktanın yazar tarafından ayrıca bir boya lekesi ile işaretlenmiş olması dahi bir çizim yazı eşleşmesi sayılabilir.
Links
https://sozce.com/nedir/272901-sarisabir
https://sozce.com/nedir/272532-sari-sabir
https://sozce.com/nedir/276782-sep
https://sozce.com/nedir/293802-sabir
https://sozce.com/nedir/114008-er
Sources
https://sozce.com/nedir/293802-sabir https://sozce.com/nedir/276782-sep https://sozce.com/nedir/272532-sari-sabir https://sozce.com/nedir/272901-sarisabir https://sozce.com/nedir/114008-er